Uzun bir aradan sonra yine ben. Burası hep durdu arada gidip geldim. Yazdıklarımı okumadım bile.. Yazdım ve çıktım gittim arkama bakmadan.
Yine nefes almaya ihtiyacım varmış demek ki soluğu burada almışım. Bazen hayat böyle yapabiliyor adamı işte . Ahmet Kaya '' nerden bileceksiniz '' dinlerken birden dertleniveriyor insan.
Öncelikle düşüncelerimi ben bile takip edemiyorum şu an. Sadece biliyorum ki çıldırmak üzereyim. Panik ataktan mı bilemiyorum. Yoksa genel içsel bir sıkıntı mı ? Yazdıklarım bölük pörçük olacaktır kusura bakmayın.
Öncelikle ben kimim .. 30 yaşına girdiğinin yeni yeni farkına varmış bir tip. Genelde insanlar sorduğumda yaşımı 28 diyorum. Sanki aradaki 2 yaş beni kurtaracakmış gibi. Gereksiz matematik hesabı işte. Yaşlanma sorunsalı. 30 yaşında olmanın verdiği yükümlülükle kırışık giderici kremlerle kafayı bozmuş sorunsal bi tip.Nişanlı. Çocuksuz. Bir nevi Turkish Bridget Jones.
Öyle çok büyük aşkların adamı olmadım mesela hiçbir zaman. Büyük ayrılıklarım, dargınlıklarım, aldatılmışlıklarım da olmadı benim.Biri için ağlamadım. Ne çok sevilen bir çocuk oldum ne de nefret edilen. Tutku nedir bilmem. Bir şeye tutkuyla bağlandığım olmamıştır. Ağlamayı sevmem. Benim için ağlamak zayıflıktır mesela. Babasının biricik kızı olan bi tip değilim. Kimseyi kahraman olarak görmedim . Hayal kurmadım hiç gerçeğe hep daha yakındım.Sabırsızım. Başladığım bir işi tam anlamıyla bitirdiğim söylenemez. Maymun iştahlıyım. Takıntılıyım. Şu sıralar alışverişkoliğim ve bu durumun beni nereye götüreceğinden acayip tırsmaktayım. Kısaca ne az ne çokum. Arada kalmışların önde bayrak sallayanayım sadece.